Kahramanmaraş zelzelelerinin akabinde İstanbul’da muhtemel sarsıntı riskine karşı tedbir almak hedefiyle Sıhhat Bakanlığı’nca zelzeleye dayanıksız olduğu tespit edilen hastanelerde gerçekleştirilen tahliyeler tartışma konusu olmaya devam ediyor. İTO’nun davetiyle Bakırköy Mazhar Osman Ruh ve Hudut Hastalıkları Hastanesi’nin önünde bir ortaya gelen doktorlar, bir kere daha “Hastaneler yerinde yenilensin, sağlıkçılar, hastalar mağdur edilmesin” daveti yaptı.
Hastane bahçesinde yapılan açıklamada birinci kelam alan Türk Nöro-Psikiyatri Derneği Lideri Prof Dr. Betül Zehra Yalçıner, “Bu hastaneyi boşaltmanın psikiyatri ve nörolojiyi birbirinden ayırmanın hiçbir münasebeti olamaz. Bu hastane yüz yıllık Türkiye’deki Nöro-Psikiyatri’nin hafızasıdır” dedi.
Türkiye Psikiyatri Derneği Lideri Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım ise hastalarla birlikte inançlı binalarda çalışmak istediklerini belirterek, şunları söyledi:
“Unutmayalım ki biz yerlerimize sahip çıkarak bunu yaparsak manalı olur. Psikiyatri ve Nörolojiyi ayırmak, Türk psikiyatrisi ve nörolojisi tarihin alacağı en büyük darbelerden biri olacaktır. Kimi sıhhat çalışanlarını kaybettik her şeyden öte, ölen hastalarımız da oldu. Bunlar bizim canlarımızı çok yakıyor. Fakat öteki taraftan bilmemiz gerekiyor ki biz bu yerleri, zelzele acısından inançlı kılmak açısından yapacağımız adım, tıpkı vakitte bu yine inşa edilecek yerin sahiden bir sıhhat hizmeti verebilir olduğunu gösterdiğimizdedir. Şayet ki biz burada yerinde dururken yerlerdeki belleği, insanları bir yerlere gönderir, fiziki manada yalnızca düşünürsek, işte o gün sıhhat hizmetinin ana niteliğini kaybederiz. Buradan akacak kan, bilin ki öteki kalanları da bir formda azaltacak güçsüzleştirecek, tahminen de o belleği yok edecektir. O nedenle hepinizin dayanağıyla yerinde yenilenmek bizim en kıymetli davetimizdir. Gerçi ülke olarak da zorunluluğumuzdur.”
İstanbul Tabip Odası Lideri Prof. Dr. Nergis Erdoğan da ortak basın açıklamasını okudu. İTO’nun geçen 20 yılda yüzlerce sıhhat çalışanını ve üyesini önlenebilir nedenlerle kaybettiğine işaret edilen basın açıklaması şöyle:
1999 sarsıntısından hiç ders alınmamışçasına can aldı hastaneler: ‘Sağlıkta dönüşüm’ ismi altında yapılan uygulamalar şiddet yoluyla, pandemiyle kayıplarımıza yol açtı. Yaşadığımız 6 Şubat sarsıntısı sonraki, bu defa beklenen İstanbul zelzelesi nedeniyle sıhhat çalışanları ve meslektaşlarımızın mümkün kaybıyla yüz yüzeyiz ve büyük bir tedirginlik yaşıyoruz. Dünyanın en değerli zelzele jenerasyonlarında yer alan ülkemizde, sarsıntıda ayakta kalması elzem olan hastaneler, aile sıhhati merkezleri sıhhat çalışanlarını ve meslektaşlarımızı ortamızdan alarak yerle bir oldu. Basitçe hatırlanacak kadar yakın, tedbir alınabilecek kadar uzun bir mühlet evvel yaşanan 1999 sarsıntısından hiç ders alınmamışçasına can aldı hastaneler.
Bundan bu türlü bir tek sıhhat çalışanını enkaz altında kaybetmek istemiyoruz: Bundan bu türlü bir tek sıhhat çalışanını enkaz altında kaybetmek istemiyoruz, çalıştığımız binalar inançlı olsun istiyoruz. Fakat, hastaneleri hastane yapan sırf binalar değildir. Onlar bir semtin, bir kentin hafızasıdır, anılarıdır, halkının garantisidir. İnsanların annesini, babasını, kendisini hayata döndüren, çocuğunun dünyaya geldiği hastaneler 20 yıldır halkın, çalışanlarının en ufak biçimde fikri alınmadan koparılıp, yolu izi muhakkak olmayan yerlere adeta fırlatıldılar. Gidenin geri döndüğü görülmedi, yerlerinde ne yazık ki yeller de esmedi. Esseydi aldığımız solukla tahminen biraz rahatlardı içimiz. Tam bilakis soluduğumuz havayı kesen rezidanslar, yedi yıldızlı özel hastaneler dikildi yerlerine.
Tıpkı bize ‘giderlerse gitsinler’ diyenlere verdiğimiz yanıt üzere ‘gitmiyoruz’: Bu sefer bize, sarsıntı ve bina güvenliği öne sürülerek en parlak beyinleri dumura uğratacak, uygulanması neredeyse imkânsız karmaşıklıkta taşınma planları sunuyorlar. Tekrar çalışanları, bazen yöneticileri göz gerisi ederek. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sıhhati ve Hudut Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi yüz yıllık geçmişiyle, yetiştirdiği binlerce doktorla, bir ilçenin ve kentin soluk alıp verdiği bir anıt hastanedir. Hak ettiği, her gün binlerce beşere hizmet verdiği bu yerde tekrar yapılanmalıdır. Tıpkı bize ‘Giderlerse gitsinler’ diyenlere verdiğimiz yanıt üzere ‘gitmiyoruz.’
Yerimizde inançlı binalara kavuşmak, olduğumuz yerde hizmet vermek istiyoruz: Yerimizde inançlı binalara kavuşmak, buralarda halkın gözünde olduğumuz yerde hizmet vermek istiyoruz. Biliyoruz ki bu bir niyet sıkıntısıdır. Yerinde yapılanmak için, halkın ve sıhhat çalışanlarının can güvenliğini önceleyen bir irade olması gerekli ve kâfi şarttır. Bu irade ve niyeti gösteren her idare bizi yanında, yerimizden etmek isteyen her idare ise doktoruyla, sıhhat çalışanıyla, halkıyla karşısında bulacaktır. Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sıhhati ve Hudut Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesinin yerinde ve inançlı yerlerde hizmet vereceği bir dönüşümün takipçisi olacağımıza hepinizin önünde İstanbul Tabip Odası ismine kelam veriyor hürmetler sunuyorum.
